On-line ISSN:2147-155X

İNCECİK ÖYKÜLER

20 Ocak 2013, Pazar, 11:59 | Genel, Okudum-İzledim-Paylaşıyorum | 1.295 kez okundu | 0 yorum
İNCECİK ÖYKÜLER ÇAĞATAY GÜLER HOCANIN öykü kitapları üzerine… Bir öğretmenevi bahçesinde oturuyorum Aylardan ağustos, hüznün başlangıcına az var İncecik bir öykü kitabından şiirler okuyorum…   Ve bir insan… Okudukça iki yana savrulan, Gerçekleşeyazmış düşler, düşeyazmış gerçekler içinde Düşle gerçeğin kavuştuğu o sihirli An’ı yakalamaya çalışan Bir insan GÜLER içinde… Der ki; ”Zaman geçmek bilmiyor ama […]

İNCECİK ÖYKÜLER

ÇAĞATAY GÜLER HOCANIN öykü kitapları üzerine…

Bir öğretmenevi bahçesinde oturuyorum

Aylardan ağustos, hüznün başlangıcına az var

İncecik bir öykü kitabından şiirler okuyorum…

 

Ve bir insan…

Okudukça iki yana savrulan,

Gerçekleşeyazmış düşler, düşeyazmış gerçekler içinde

Düşle gerçeğin kavuştuğu o sihirli An’ı yakalamaya çalışan

Bir insan GÜLER içinde…

Der ki;

Zaman geçmek bilmiyor ama tükeniyor biliyorum”

Tükenen ne?…   

“Bizde merhem sürülmez zamanın kanattıklarına

 Kanar tükeninceye kadar kanar…”

Tükenen elbette…

 

Aylardan ağustos, hüznün başlangıcına az var…

İncecik bir öykü kitabından şiirler okuyorum…

 

“Çiçeklendiğimde bakabilirmişim gibi gelir aynalara

Kim yaşlı görür ki kendini çiçeğe bezendiğinde

Çıkarsın bahçeye bir iki çiçek koklarsın

Görmezsin

Kırılır kolum kanadım

Bazen araladığında perdelerini

Dalar gidersin uzaklara

Bulutlar mıdır senin gözden

Uçup giden kuşlar mıdır düşlerindeki”

 

Aylardan ağustos, hüznün başlangıcına az var…

İncecik bir öykü kitabından şiirler okuyorum…

İncecik bir öykü kitabından

Temize çekilmiş yaşanmışlıkları okuyorum

Okudukça dönüp geçmişimi dokuyorum…

 

Resul BUĞDAYCI – Çanakkale, Ağustos 2012

 


Galerideki Resimler

YORUM YAZ


Lütfen doldurunuz *

Henüz yorum yapılmamış.